12
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2896
Okunma

Bir kahır ikliminde ömrüme ağıt düştü
İnledi eleminden tarihe kayıt düştü.
Dermansız umutların efsunu savrulurken
Mecnunun ahvalinden halime kanıt düştü.
Sürurum oluyorken maşukun nağmeleri
Sükût etmiş gönlümü ürperten zılgıt düştü.
Yırtılınca hatırın ve adabın perdesi
Vurgun gibi sözleri dilime yanıt düştü.
İzlerinde kıvranıp duruyorken gözlerim
Sürgün vermiş eyvahlar çileme yaşıt düştü.
Magmalarla sınanan suskun hicran dağından
Muhabbet mabedimin özüne yakıt düştü.
Düşleri kâbus olmuş kanayan hatıramla
Sol yanıma can veren yıkılmaz anıt düştü.
Yarınsız duygulara sitemkâr gözyaşlarım
Bahtı karadır diye kadere yazıt düştü.
Lügatler kifayetsiz tariften muammayı
Ezelden kederime silinmez zabıt düştü.
Koştuğum her ufukta hüsran çıktı karşıma
Çilekeş yüreğimde acılar sâkıt düştü.
Sevdanın semasında kanatlanıp uçtum da
Yazgının gerçekleri muradıma zıt düştü.
Yüce aşk dergâhının piri Yusuf olunca,
Derbeder kalemime karalı kâğıt düştü,
Züleyha kapısında Mimar’a ağıt düştü.
Menderes OYANIK
08.11.2010
5.0
100% (10)