1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1966
Okunma
Yıkarım duvarları, göremem yolda çakıl
Garâbet kokan serde ne mantık var ne akıl
Bulunmadığım yerde bendeler inim inim
Boynu tasmalılığı kabul etmiyor dînim
Deniz ki çekilmişse sessizce inzivaya
Bu günahkâr bendeyi kim çekecek hizaya?
Belirsizlik diz boyu, tüm adımlarım mefluç (felçli)
Küffarla ortak olsam kendimde bulmazdım suç
Bir garip seyyah oldum, bitmedi seferilik
Son durak mezar iken bu yorgunluk da nelik
Ne yana bakıyorsam bulamadım teselli
Yarının habercisi geçen günlerden belli
Kimisinin kaderi çekmektir eziyeti
Kimi kendinden bilir yaptığı meziyeti
İnlesin herbir nağme, çeksin ömür fişimi
Pınar başında susuz kalmak akıl işi mi?
Kıskıvrak, iki büklüm; itaatkar ve râmım
Helal dairesinde olsun büyük haramım
Ulusum kalk şaha! Durma pısırık, sinmiş
Seni dizginleyecek kendini bilmez kimmiş?
Okyanuslar görüp de yüzemeyen takayım
Boynumdaki kementle gemiler mi yakayım?
İçim dışım bir benim, ne isem suya yansır
Bulutların rengini açar kalbimdeki sır
Mustafa Yılmaz
5.0
100% (2)