ben dil'iŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Özledim.
Söyleyeceklerim bu kadar, kısa ve derin ! Cemal Süreya /Fransız aksanı bir şarkı gibiydin Heyecanla dinlediğim ama hiçbir zaman dilini anlayamadığım…/ Az biraz hatırladığım şarkının nakaratı çalınıyor kulağıma Esrik sözler ve eksik ezgiler mırıldanıyorum İbresi tavan yapmış bir sürat geçişi gibi sanki ’Bu kadar basit aslında‘/ karma-şıklığım / İzahım, tarifim yok, yine ‘yeni sözlerim yok!’ Öyle ki; ‘seni seviyorum’ larla başlayanlardan başka Onca kalabalığın ortasından senin yalnızlığını seçenim ben! Ürkek gözlerinin, ürkütücülüğünü üzerine çeken Ürkmüş bir kan pıhtısından ibaret ben… Gecenin bir yarısı ilhamla birlikte gelen Aklıma düşmesiyle unutmamın bir olduğu Vefasız bir cümle gibi terk etmeye sevdalı sen… Ahh sevgili; Aşk’ım mart soğuğuna inat; ‘güneş yanığı’ ve bu yanıklar beni öldürüyor! Kavruluyor sanki, kabuk bağlamaz hercai yaralarım Özlemse bir çeşmenin ucundan damlayan su gibi ’aziz’ bugün’ler de... Senin takdirinle tasdiklendi ‘sancım’ Er mektubu gibiyim şimdi; ‘GÖRÜLMÜŞTÜR!’ Can yanıklarım.. fulya/mart2011 |
yokluğun ki malta bıçağı kadar keskin ve soğuk.... ürperticidi.
kutlarım sevgili fulyaaa