5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
937
Okunma
"Ölümüm
bir tesadüf olmayacak biliyorum
nasıl ki doğumum hiç yoktan olmadıysa"
bugün bir gariplik var üstümde
sabah doğan güneşe bir garip bakmıştım
şimdi ay ve yıldızlara baktığım gibi penceremde
gökyüzü alabildiğine geniş
gözlerimin alamadığı kadar, düşlerimi bilmem ama
bugün herşeye bir garip bakıyorum
örneğin masa örtüsü yırtılmış daha yeni fark ediyorum
çatal kaşıklar olduğu gibi zaten
ceketimi sırtladım düğmeleri eğri büğrü...
kendi sököklerimi bile dikemiyorum artık
ellerim titremiyor oysa daha, hem daha yaşım kaç ki ?
hani yaş değilde bazı alışkanlıklarımız zamana yenik düşüyor diyelim
yada ben öyle zannediyorum
bu sabah bir mektup almıştım öyle pek sık olmasada...
kimden diye sormayın ama
kimsesizliğimle avunurken şuracıkta
zaten bir oda bir salon ve üç adımlık bir hücre gibi kısalıyor adımlarım...
birkaç satırını okuyunca
önce dizlerimin bağı çözüldü ardından duvarlar daha bi daraltı soluğumu
hani ben yalnız yaşamaya alışmıştım
ama onsuz bir dünyayı hiç hayal etmemiştim doğrusu
en son bundan yedi sene önce idi görüşmüşlüğümüz
bir pazar akşamıydı evet
çok mühim şeyler konuşacaktık
üç beş kuruşu zar zor bir araya getirip bir alyans almıştım o akşam
inanın mutluluk hiç bu kadar yakınımıza sokulmamıştı bugüne değin
üstü güllerle donatılmış bir masa
ve bir uçtan bir uca bir ülkeyi paylaşır gibi kurulmuş iki insan
sonra sen söze başlıyorsun
ben konuşmaya hazırlanmışken.
sonra her şey devrilir birden
ve yalnız bir mülteci yola koyulur geldiği gibi...
hayal meyal hatırlıyorum şimdi...
bir mektup bir ömrü kısaltır mı bilmem ama
yolumun kısaldığını ilk kez hisettim...
bir gariplik var bugün bende
doğumumla ölümü mü aynı güne mi sığdıracağım ne ?
5.0
100% (7)