22
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
3763
Okunma

Yaşanmamış hayatın düşünü bırakarak…
Ufkumun ötesinde büyüyorken boşluklar,
Yalnızlık sebil olur gönlümün rotasında
Ayrılığın koynunda azalırken soluklar,
Rengi kızıla çalan gecenin ortasında,
Gidiyorum, hoşçakal…
Elemime sarılan, çığlıklarıma inat,
Susuyorum şimdi ben kalemimi asarak
Kayıtsız düşüşlerde uyuyorken kâinat,
Yaşanmamış düşleri yüreğime basarak
Gidiyorum, hoşçakal…
Katılıyorum şimdi, yalnızlık esen yele
Ölümün rüzgârına, kapıyı açar gibi
İçimde hasretinden oluşurken zelzele
Gamsız hayattan değil kendimden kaçar gibi
Gidiyorum, hoşçakal…
Kırılganım elbette kırılganım zamana
Kezzap gibi damlıyor gözbebeğime ahir
Etmiyorum şikâyet, bilesin senden yana
Düşerken damla damla kirpiklerimden şehir,
Gidiyorum, hoşçakal…
Sensizlik çıkmazında kaybolmuşken gözlerim
Bulacağım kendimi, bir mezarın sesinde
Muzdarip hayatıma aramadan bir terim
Gönlüme bıraktığın acının gölgesinde,
Gidiyorum, hoşçakal…
Gözlerime eklerken gözlerinin gizini,
Yüreğimde duracak yaşanmamış hayaller
Senden sonra gelenler bulacaklar izini
Geçmişe bir mendille sallanıyorken eller,
Gidiyorum, hoşçakal…
Kal deseydin belki de kalırdım gözlerinde,
Kırılgan bakışında kendimi aklayarak
Bıraktım her şeyini, her şey yerli yerinde,
Yalnız cennet yüzünü bağrımda saklayarak
Gidiyorum, hoşçakal…