1
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1766
Okunma

Umut etmeyi ve mutluluğu unutan çocuk
Yağmurlu bir Ocak günü akşamın ilerleyen saatlerinde
Kalabalığın ve gürültünün içinde evine gitmek için yola çıktığında
Ansızın anımsamaya başlar tekrar umudu ve mutluluğu
Bir yıldız kayması kadar kısa süreceğinden habersiz
Dört elle sarılır umuduna, sonunu göremez oysa o karanlıkta
Aydınlıkları ve mutluluğu hayal eder artık, o yağmurlar sonrası
Oysa karanlık sadıktır randevusuna yine, hep olduğu gibi
İklim değişir, yağmurlar diner ve güneş açar gökyüzünde
Sıcaktır artık herşey ve her yer, ama anlayamaz hala neden titrediğini
Eksik birşeyler vardır belli ki, yarım kalmış veya hiç başlamamış
Biriktirdikleridir ve umdukları hayattan elinde kalan
Üç günlük ömrüne sığdırmak için sevdiğini çabalar, durmadan
Yorgunluğu umrunda değildir, dalgalara karşı yüzmeye başlar
İçindeki son umudu yitirmemek için, son şansım der yüreğine
Ve alabildiğine sahiplenir, artık bir umudu vardır umutsuzluğa inat
Kendi dünyasında tanrılaştırır umudunu ve umduğunu
Umulanın ve beklenenin bundan haberi yoktur oysa
Dur der yüreğine, ölme de dayan ve vazgeçme umudundan
Bu son şansın der, bu kalabalıkta bulduğun son nefes senin için
........Tevekkülle ölüme yaklaşan yüreğine son sözüdür bu
SONRA KALDIĞIMIZ YERDEN ÖLÜRÜZ.....