HAZAN SABAHI
Önceden kalmadır, yalnızlığın naraları
Bir kısrağın ayağa kalkışı gibi çığlıkları Mecalsiz kalmış her yanım yıkılmış duvarlarım Yalnız bırakıp gitmek varmıydı nehir gözlüm. Ruhun derinliklerine inmiş düşlerim umarsız Kan dolaşmaz olmuş, damarlarımda pıhtılaşmış Yalpalanmış gözlerimde yaşlarım akmaz olmuş Dengesi bozulmuş caddelerin soğukluğunda yokluğun Hazan bir sabahın güneşi doğmamış henüz üzerime Kısrak bir atın yürüyüşü kükremesinin sesi gibi. Kulaklarımda buğulanmış titretmiş kelimelerimi Kenetlenmiş etkilenmiş rüzgarın esintisi hasretlerde. Rotasını çevirmiş bedenimde, bir yanım ağlıyor. Dolunayda yürümeyi bekliyorum ürkek bakışlarla Özetliyor seni bana bu yağmurlar nehir gözlüm. Yapayalnız bıraktın beni dolunay gecelerimde Yüreğimde sızıntılar var birde sabahların hazanı. Hangi sabah güneşi doğuracak seni odama Dokuz ayın sancısı var yüreğimde Bir annenin bebeğini kucaklamasını bekler gibi Beklerim seni kızıl güneş sabahlarında Düşlerimdeki umarsızlık, bir yanımın ağlaması, Bir sabah güneşi doğurmalı nehir gözlümü Yalnızların rıhtımında bozulmuş rotamın yönü Nehir gözlüm gelmelisin artık bir hazan sabahı... Aynil oğuzkurt Şiirime ses olan YALNIZLIK ABİDESİ’ ne çokkk teşekkür ederim. |