2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1796
Okunma
Gecenin gözünden şafak sızıyor yine
Kimbilir kaçıncı takvim yaprağı düşen
Sessizliğin büyüsünü yırtıyor soluğum
Huzursuz kıpırdanışlarla kıvranmaktayım.
Yeni bir gün doğacak dünden farksız
Sırlarımı gömeceğim yeniden en derinlere
Karanlıklar çöktüğünde fısıldamak üzere.
En hırçın, acımasız rüzgarları bekliyorum
Hüznümün işkenceci anılarıdır onlar
Uzanıp penceremden yüzümü kırbaçlatacağım
Sızan kan ayaklarımdan akıp bitene kadar.
Öksüz, yetim ağıtlar birikmiş dört yanıma
Sözcükler çığlık gibi çıkıyor ağzımdan
Çelik çiviler çakmalıyım dudaklarıma
Mümkünü yok susmuyor, susturamıyorum
Ne yapsam nafile, içimde kıvranan sese
Ben karanlıklara fısıldamak istedikçe
Sırlarımı gün ışığında serecek yerlere.
Esel Arslan
Kasım / 2010 / Ankara