Gün buluta girdi, vakit tam kuşluk
İçimde açıldı derin bir boşluk
Küçük adımlarla geldi sarhoşluk

Bulunmaz arama bizim dengimiz
Bulutlarla birdir artık rengimiz


Dayan gönlüm hayat belki elverir
Günün saçlarını sayarız bir bir
Dokunma kalbime yangın yeridir

Özlem nedir diye bana mı sordun
Çok zamansız ufkumuza oturdun


Zamanın nabzına vursun zilli tef
Bulutlar güneşle dokurken gergef
Vurmak istediğin bensem tek hedef

Kısa gün uzun gün olmadı karım
Görmediğin kadar bak aşikarım


Saçılıyor dört bir yana madenim
Dışım kadar içim ayandır benim
Çek kahrımı bu akşamda sendenim

Başkaları ne anlasın halimden
Şeker ezsen bal akardı dilimden


Her gelen gün öncesinden çok koyu
Sevdiğim sükutun karanlık kuyu
Atamadım bu dişleyen korkuyu

Bir çıkmaz sokaktı girdim bilerek
Her gülüşte uyurmuş bir engerek


Birdir benim için ister ağla gül
İster boy ver fışkır istersen dökül
Her yangından arta kalır yalnız kül

Bir lodosta savur gitsin üzülmem
Herkesin bildiği dili ben bilmem




Hayrettin YAZICI