76
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
4103
Okunma


bu aralar kendimle hep...
serkeş bir ressamın çizgilerinde kara yazgım
duyulmayan çığlıklarım
unutup bir köşeye fırlattığı eskizlerinde
kıvrım kıvrım patika yolların sonunda
tepelerin ardına terk edilen
ahşap bir ev gibi ıssızlığım
kırık pencere pervazına vuran gün ışığı
kadar solgun dalgalı saçlarım
yorgun gözlerimin kıyısında kaz ayakları
bastıkça gıcırdayan döşemelerde eskiyen yüzüm
ey gelincik tarlalarının buz kelebeği !
doru atların yelesinde güneşlenen, dağların asi kızı
bir zamanlar ihtişamlı kaleler gibi
rüzgara karşı dururdu surların
yelken kıran fırtınalara karşı başın hep dikti
şimdilerde yarısı çökmüş verandanın köşesinde
asılı kalmış rüzgar gülüsün
kısır topraklarında boy vermez çiçeklerin
kederli rüzgarın savruk bakışlarında kurur dalların
üşüyen sabahın ayazında ağlayan kardelensin
tüm mevsimler sonbahar olsa, ne çıkar
dar vakitlere uyanan gözlerinde hep / hazan
ne yaz akşamlarının sıcaklığı
ne de frenk menekşelerinin neşesi var
bahçende top sektiren çocuklar yok
trabzandan kayan haylazların kahkahaları da
şimdi yalnızlığının köşesinde kıvrılmış
süt dökmüş kedi kadar uysalsın
artık ufkun arkasına gizlenen korkak bir gölgesin
süzülen kederlerin, yağmur bulutlarına gebe
gözyaşlarıyla ıslanan yüzünün yarısı güneşe açar
öbür yarısı ise karanlıkta can çekişir…
Değerli seçki kuruluna ve tüm dostlarıma sonsuz teşekkürlerimle..Ayrıca Edebiyat Defteri ailesinin ve tüm dostlarımın Kadir Gecesini kutlarım...ülkemize ve bizlere hayırlara vesile olur inşallah..saygımlarımla sevgiler..
Şiirime güzel sesiyle ve muhteşem yorumuyla can katan Sevgili Arkadaşım BENSENO’ya ve güzel yüreğine sonsuz teşekkürler ederim..Her daim Sevgilerimle..Saygılar........
Ayşe Uçar
02/09/2010