3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1962
Okunma

Ayaklarını sıkıyor pabuçları
Düzensizce edinilmiş
Ödünç yaşam
Gözleri yaş dolu
Kirpiğe asılı tek bir kırlangıç
Uzanmış üzerine hayatın
Eşikte gölgesi
Dirhem dirhem asılacak
Günahlar nasılsa
Dil sukuta erince
Şakır bülbül bir çift göz
Ölümsüzlük iksirinin kıyısında
Uzaklar yakın
Yakın simsiyah kayıp
Uçsuz bucaksız tarlalarda
Bereketli tohum yürek
Nadasa kalmış dün
Tanrıça yarın
Beklemek ermek ermek erdemse
Yükleme heybeni başka sırtlara
El elin çobanını bekler
Çoban sürüden korkar
Mecalsiz toprakların yağmuru
Düşer yabana gönülsüzce
Öylesi dünyanın kürdanlı sahibi dişler
Her kapı kilidi emaneti bekler
Sahipsiz yurt olmuş ederin
Alan kör satan açıkgöz
İşsiz adam babalar
Metaneti tüketir kalır anneler
Muallâk her dem ah ile ak…
Her daim sevgi eşer eller
Özlem bakışta
Bir tutam şefkat
Bir doz merhamet
Az bahar sevdası
Çokça nefis besler yürekler
Sırta çekilir üşümüşlük hırkası
Alazlanır mütemadiyen
Kaybedilenler…
5.0
100% (5)