Sıcak ve sıradan bir günün
gecesiydi istanbul
saat üçü gösterdiğinde akrep
yarı kıyametti etraf
çığlıklar arşı aşındırdığında
nice bedenler kayboldu,genç yaşlı demeden...
Yerle gök bir olmuşçasına
kızıla çaldı
mavilikler
nice eller kaldı toprak altında
ve nice yarım kalan hayaller yok oldu
kimi oturuyor, kimi uyuyordu
vakit tamam ve ruhlar göç etmeye hazırdı...
Kimse kimseyi görmez ve tanımaz iken
azrail kapıda,
ölüm başucumuzdaydı
17 AĞUSTOS’tu adı
sanki toprak ananın isyanı
söndü ışıklar birer birer
sahipsiz kaldı nice kimseler
kundaktaydı minik
bebekler...
Adı depremdi soyadı yıkım
yandı yürekler, söndü ocaklar
geçmedi saniyeler
girdi toprağa bedenler
zamansız geldi
ölüm, giyildi
beyaz kefenler
geriye kalan öksüz ve yetimler,isimsiz kentler...
((17 AĞUSTOS 1999 DEPREMİNDE HAYATINI KAYBEDENLERE ALLAHDAN RAHMET YAKINLARINA BAŞ SAĞLIĞI VE SABIR DİLİYORUM..))
SİYAH İNCİ/YASEMİN ŞEN