6
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1232
Okunma

gece;
uzat ellerini dinleneyim avuçlarında
nasırına aldırmam
yeterki bas beni bağrına
mola verme vakti gelmedi mi
hüzünlü bir şiirin mısralarında...
gelmezsen eğer mevsimi nerden bilecekler
sahil seni akşam seni rüzgâr seni bekler
nicedir;
çamurlu köy yolları gibi yüzüm
arınır gel deyişinle
yüzüm ki aydınlanırdı bir gülüşünle
ay bile kıskanır yıldızları doldururum göğsüme
kandili kısık gecede...
giderken;
susturdun herşeyi
ne bülbüller ötüşür dalında
ne kokusu kaldı çiçeklerin
yüreğimde her dem tazeden acı
ellerimde çırılçıplak bir hüzün...
şimdi;
rüzgâr yerine hâlâ o an kulaklarımda
gölgeler oyun eder bana
ruhumsa iflâh olmaz çingene
onca b/izin arasında yankılanan duvarlarımda
sadece bir elveda!
dön diyemiyecek kadar yorgunum anlasana...
Faruk Nafiz Çamlıbel
5.0
100% (5)