Nereye gittiğimi sorma
Çıngırak gibi dökülüyor akrebe her anım
Kaç şiire döktüm/ yalnızlığının mayaladığı ince sızıyı
Karlara yayılı devrik cümleler/kimliksiz rüzgâr
Ruhuma tesir etti/ penceremden yansıyan kış
Geride kaldı soluğunda ki yağmur kokusu

Nereye gittiğimi sorma

Ceplerimde birikiyor sararmış kâğıtlara gözlerinin söyleyebileceği son türkü
Sözlüğüm deki heybetli harfler eksildikçe, eksik kaldıkça
Bıraktığın yerde beklerken soldum öylece
Sokağı gören gidişin ince bir sızı yüreğimde
Sürükle beni yağmurdan sonra/ utangaç bir yoksulluk tutarken ellerimden
Ve canımı dağlayan rüzgarından öğrenmişken özlemeyi
Nereye gittiğini sormam
Bozkır ezgileri kuşatsa etrafımızı
İçimizi üşüten mevsim başlar /ruhumda gül yorgunluğu

Nereye gittiğimi s o r m a

Issız sahillerde dolaşan rüzgar
Seher vaktinde henüz uyanmamış bir lale
Ve unutulmuş bir yıldız kadarım
Boşluğa d ü ş e r k e n �

22/07/10
03/11
Sakarya /Esentepe
Murat TORGAY