Sirenlerin büyülü çağrısı yankılanıyor zihnimde
hangi enkaz arasında uyuya kalmışım
bir bilen arayan yok mu adımı

harflerin ve boş beklentilerin kayıtsızlığından
unutulmuş bir yerde bir yıldıza dönüşebilmek için
Aynı tendeyim.

biz hem baharı olalım geleceğin hem baharda açan alev çiçeği
şehir ki
henüz temize çekilmemiş bir şiirdi gecede
her yanımda barbarların kurduğu pusu
bu enkaz bu köhne tutkularla
ben ki seyyahım
yaşadığımız ne varsa dedim sayfa, sayfa yırt
böyle tutuşsun dünyada ki ateş
aynı tendeyim içimde eylül ayından sızan ayrılıklar
köhne tutkular alev topları
sonsuz bir labirentte sıkışmış ben
seyirdeyim
seyrimde alev, alev yanan bir serap-

aynı umarsızlıkla devam ederken ben
acaba neden hep mavi illa gökyüzü
la harfine sığınmış kelimeler taşıyan
duaları sızlayan ben
eksiliyorum boşluğa çakılmış çivi kadar.

Seferdeyim bir şehirden başka bir şehre
vardığım yol ki geceye rüzgâra yağmura ait.
*
Avareyim
dolaştım durdum karanlıkları

kendini saklıyor yağmur. Uydurulmuş bir hikâyenin
ortasında. Giderek azalan sevgilere mana katmak
uğruna.
Sokakta yalnız gezen gölgemizin karışıp gitmesi söylentilerle…

Ve ben
karanlık bir gecede yıldıza dönüşmek için
aynı tendeyim.