16
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
4048
Okunma

Hazanda Simav
Var mıdır âlemde hiç, bu yangının bir dengi,
Ölüm solur bu mevsim, yeşil-sarı ahengi…
Hangi toprakla yaprak, nerde böyle barışık?
Hüzün tüter gönüller, her yer karmakarışık…
Ölüm tadında veda, su gelmeze akınca,
Akrep elinde ova, Hisar’dan bir bakınca.
Güneş soluk, ay mahcup; börtü böcek saklandı,
Güz yangını gönülde, bayramlar yasaklandı
Suları çekilmiş göl, yıldızlarla dertleşir.
Hava kederli her gün, biraz daha sertleşir
Zaman elde kıvranır, güller gönülsüz açar,
Sıkılır bu hayattan, güneş vakitsiz kaçar..
Dağın başı dumanlı, küsmüş vefasız şehre,
Nicedir bekleriz de, su vermez bizim nehre…
Hazan renkli ayvalar, dalda nazla salınır
Ölüm kokan yapraklar, düşer, ağlar, alınır…
Bitkin bulut alçalmış, su bile yorgun akar,
Bitmiş bahçede neşe, her yer yalnızlık kokar…
Minarelerde selâ, gözlerde sıcacık nem
Ellerde birer mendil, ayrılık kokar bu dem
Anladık ki sonunda, çabuk bitermiş ömür,
Nerde kuşlar bayramı, nerde mangal, kül, kömür?
Hüzün içerim daim, sönmez içimin hârı
İşte böyle Yunusi, Simav’ın son bahârı
Ekim 2008
Yunus Çetkin
Gölcük, Sinecik, Eynal, Naşa, Çitgöl, Hisarbey
Derler: -Var mı yörede bizden güzeli Hey!
Birbirinden güzel bu beş yerde mangal yanar
Kor kor yandıkça ateş insan cenneti anar
Közde et cızıltısı, ağaçlarda kuş sesi
Sesleri duydukça gelir insanın neşesi
Her bir gölgede bir cennet sofrası kurulur
Bu manzarayı görenler gönülden vurulur
Sular fışkırır yerden, göklere buhar buhar,
Gözlerde neşe vardır gönüllerde hep bahar
Nice yollar kat edip yanmışlar için için
Ebabiller gelmiş bize eşlik etmek için
Ağzında yem bizi görür yönelir yuvaya
Gördükçe neşelenir koşar ordan oraya
Bitişi haykırır kâh ovaya kâh dağa nazır
Yavrusunu büyütmüş leylek göçe hazır
Ağustos böceğinin keyfi yine yerinde
Karınca telaşlıdır, aklı hepten derinde
Kel başlı dağlar aşağıya güzellik süzer
Güzellik denizinde nice gönüller yüzer
Başaklar boydan boya güneş rengini almış
Her biri boyun büküp bir inzivaya dalmış
Düşman mevziyi ele geçirme hırsına eş
Kıştan intikam alma derdiyle doğar güneş
Patos ağzında ekin duman duman kavrulur
Tazyikli su misali toz toz külü savrulur
Simav Dağından bakar yeşilin her bir tonu
Seslenirler sürekli: “Hazandır yazın sonu.”
Çaresiz, hazanı bekleriz yazılmış yazı
İşte böyle Yunusi, Yeşil Simav’ın yazı
Yunus ÇETKİN
Simav, Temmuz 2010
5.0
100% (9)