6
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1635
Okunma

"
şimdi,
gün be gün oturuyor yanımda yalnızlığın
tanıdık bir yabancı gibi... "
üzgün sokakların mahremiyetinde alkışlıyorum ismini
baş harfinden anlıyorum,sayısız terk etmelere gebeliğini
şimdi gözlerimde bir lokmalık ay ışığı,
şimdi dudaklarımın kenarı hep bir buz dağı
senin içinde ayıklıyorum son kalan ayrılık kırıntılarını
bir adım geriden takip ettiğin cümlelerimle,
bir adım ileride pusu kuruşunu "beklenen bahardan" saydım
ben ki ne yaz iklimini sevdim
ne de kışın soğukluğundan utandım
bu seni son kez sevişim
yabancı bir gülüşü ilk kez içime çekişim
yeniden tanışma payını, burun kıvırışından hissettim
bitimsiz cümlelerinle ikinci kez ya da belki kaçıncı kez,
"tanıdık yabancı" geldin..
yağmurdan üşüyordun,
şimdi çırılçıplak yağmur kokuyorsun
siyah taneli kaldırımları seviyordun,
siyah yakışırdı dudaklarına
şimdi griden bozma bir renk taşıyorsun omuzlarında
senin dilinden anlıyorum yabancılaşmış bu cümleler
yabancı artık o çok tanıdık gelen son sözler
mor evler önünde nefesini tutarken içimde,
anlıyorum artık nefesinden başka bir renk doğuyor kalbime
5.0
100% (6)