18
Yorum
3
Beğeni
4,9
Puan
1841
Okunma
savrulda gel/ey aşk
daha tüketmemişken son demlerimi
hergün aynı duvarlar
aynı yemek, ve kaşık çatal..
bıçak kullanmıyorum zaten...
hergün aynı yüzler
çirkini güzeli, alımlısı
bağımlısı, sağcısı ve tabiki şarapçısı
alınmasın kimse, devrilmeden sonra
meyhanelerde çoğaldı hani, (türkübarlar)
hergün aynı yollar yolcular
bavullar, ve eşyalar
ne yöne baksam.
gelip geçen k/alabalıklar
çoğaldıkça karınca sürüsünü arındırıyor sanki,
pek çalışkan olmasada...
hergün aynı yatak, aynı pencere
duvarlardan bahsetmiştim zaten, afedersiniz..
doğru ya güneş vardı, evet güneş, unutmuşum aydınlığı
ondan geç geldi aklıma herhalde...
ama en çokta,gece ay ve yıldızlara-
tutunmak istemişimdir
bir tetikçinin geceyi yeğlemesi gibi değil ha !
sakın yanlış anlamayın
ancak, gece başarıyla örter açıkta kalan yaralarımızı...
bugünüm yarınla aynı
ve dünün özetiyse eğer
ya çok şansızım
yada bir koyunun
içgüdüsünden farksız değil düşüncelerim...
haydi savrulda gel, ey aşk
bir nehir gibi akarken ömrüm.
belki ezberlerimi unutturursun bana
haydi savrulda gel...
razıyım aynı çatal ve kaşığa...
Malazgirt’li
5.0
94% (17)
4.0
6% (1)