27
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2043
Okunma

tenin çok terli bir yaz gecesi/ ki ben...
bu mevsimin gecelerinde derin dalamam
güz ağaçlarının birinin dibine ektiğim uykum
büyüyene dek/ ve fesatlıktan falan değil
sırf koyunların modası artık geçti diye
kalksam/ saysam diyorum da/ imkanını bırak
ihtimali bile yok
kocaman bir okyanus/ elli altmış orman
beş on sahil/ bu kıta/ öbür kıta
hatta ötekisi de dahil/ ciğerlerimi yırtarcasına
koşmam lazım şu kireçlenmiş umutlarımla/ ki
bu vakitten sonra kabul et/ çok zor
söyle teninde kaç benin var?..
uyuyabilmem için bilmem gerekiyor.
söylüyorum da inanmıyorsun
tenin gibi değil/ senin saçların
ihtiyar güzlerden kalmış
ve o ağacın dibine uyku ekerken parmaklarıma dolaşmış
estikçe/ yazgım alnımdan yüreğime savruluyor
annem ninni söyler gibi oluyor da/ ölemiyorum
senin serin saçlarını pencereme men ederken
"o yanacak!" diye buyurmuş vaktiyle kahrolası bir keder
mühim değil de...
çok terli bir yaz gecesinde yanmak/ hem de
metruk ve ahşap bir konağa ait şu şilteler üstünde
kabul et/ çok zor...
-alsan da kurtulsam-
ey canımı hep bende bırakan adam;
benim geceler boyunca yazışım işte bundan
şimdi...
söyle/ saçlarının aç tellerinde kaç parmak/ n’olur
söyleme/ alnının çizgilerinde bir ben’in var mı
hep yazabilmem için bilmemem gerekiyor.
JD