37
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2032
Okunma

yaz gittik buz gittik/ lakin mevsim baharken bile
tin tutuşturan yârin hercai gülüşüne
o yârin tenindeki yangın mahallerine
yağmur dökmek yerine solgun birer güz diktik.
hüznü incecik belli ibriklerden geçirip
süzdük de öyle dizdik mısralarımıza
çünkü biz.../ ve inanın her birimiz...
ucundan hayat damlatan hüzün dilli birer divittik
bilmezsiniz...
aynı aşk bir başka şiirin altına imza attırdığında
hep yeniden dirildik/ allandık/ yeşillendik
ve biz ancak o vakit işte... çok sahiciydik.
şairiz ya malumunuz çılgındık çokça
biz o sebeple hep imkansız olanı sevdik
izin verseydi baştan beri işi yokuşa süren kader
belki mümkün olan tarafından da delice sevilirdik.
kaderin elinden gelmeyendi
bizim dilimizden gelip/ cennete gideceği yola
illaki cehennemden geçmesini tembihleyen
velhasıl kelam...nazlı nazlı raks eden o kelimelerle
biz tâ doğuştan evliydik.
ve maharetimiz
ak kağıdın üstündeki sarının binbir tonundan
beğendiğimizi seçip alnımızdaki satır aralarına
serpmekti tek tek/ e işte serptik.
başka bir ihtimalimiz olsaydı eğer
saksılarımızda umut tomurcuklu leylaklar
ya da al gelincikler gibi bitmeyi biz de bilirdik!
JD