nefretin ateşli kamçılarını izle
bana vasiyet bıraktığın sembolindir
namluda sıkışmış kurşunu tetikler
öfkemin dengesi bozuk
ihanet dolu yüreğimi körükler

katlanarak artar her geçen gün
içimdeki sabır kat sayısı azalır
ayrılık besteleri inledikçe kulaklarımda
sana olan kızgınlığım çoğalır
yüz karası, karalar ak tenimi
mavi düşlerime zifiri boyanır

yeni bir umutla büzüştüğüm kuytuda
ihanetin yakama yapışan çemberdir
son sözlerin halen duvarlarda yankılanır
ruhumu yıkan o derin seslerdir

aşka kara gömlek giydirmek
ancak sana yakışırdı..
sen, sana yakışanı yaptın
ve ihanete taptın.....

hassas melodiler gibi içimdeki sızılar
acıklı bir şarkı yüreğimde..
hüzünlü bir hayata düşen duygularım
sayende kayboluyor ellerimde

sanırsın ki; dışardan bakıldığında
herşey güllük gülüstanlıkdır
yüreğimi sarsan depremleri kimse bilmez
acıları sineye çekebilmek..
büyük bir ustalıktır

sayende..
hem aşkın hemde hayatın acemisi oldum
olur olmadık sevdalara yelken açtı yürek
kiminde mağlup,kiminde galip gelsede
senin kadar darbeci çıkmadı hiçbiri
iz bırakamadı kalbimin derinliklerinde
burukluklar oldu,
ama yıkımlara uğramadım
hiç kimse senin kadar yangınımı körükleyemedi
anlıma sürmedi kara bir leke
ihanetin bedelini yüklemedi omuzlarıma
sessiz sedasız çekip gitmedi
bir elvedayı çok görmedi bana...
anla..........!

Ozan Özdemir Mayıs 2003

Can dostum Duygu Adamı Murat İnce’ye Teşekkürlerimle