ayı yogi(!) kilisesinde sen ve ben…
bu çiçek yüzünden güldü çocuklarımız
bu çiçek yüzünden öldü gökyüzüm türkler.
on iki havarinin yerine bin havadis bültenleri
ne güzel yağmurda yürümek, sen ve ben.
zem zem yüzünden kaygan zemin
düşmek, elimiz avucumuz kokulu çamur
kokulu çay yudumlamak, sen ve ben
arka sokakta judie akordeon çalıyor çünkü…
mızıkam buram buram lale devri
aile arasında nişan yapıyor güvercin
aile arasında dedikodu var hısım akraba!
iç güveysinden uzun yaşamadı kargalar
akşam üstü kuklaya tutturmadık seni
bilmediğin bir dansa zorlamadık
küçük çocuklar ağlayınca çirkinleşir
çirkinleşmedin sevgilim, güzelleşti kuklalar!

yolculuğun tadını çıkar
fevkalade ol, mümkünse mutlu!
ümitlendirebilir uzakta gördüğün gemiler
inan gemiler uzaktayken küçük.

gittiğimiz yer piknik yapılacak gibi değil.
sen ve ben bildiğin küçük bir kayıktayız çünkü
çünkü çok az oldu judie susalı…

judie akordeon çalıyordu çünkü…

halil babür