10
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1043
Okunma

Takvimin düşecek yapraklarını kim bilebilir
Sokak arasında kaç ayak daha dolaşacak
Kar altında hangi kuş camın önünde buğday bekleyecek
Sen hangi yanındasın rüzgarın
Ben ne tarafta ağlıyor olacağım dostların
Metin ol yaş denen sadece ıslak değil
Veya dökülen dün değil gecelerden
Biz varız bir de kırmızı kalem ile çizmişler ismimizin altını
Lüle lüle saçlara gölge olmuşuz
Hiç yokken hem de
Koşmuşuz tutmak için bizi çıplak ayaklı
Kanatsız uçmaya çalışmışız uçurumlarından
Dağların sisinde kaybolmayı istemişiz
İçimizde kuyulara bakmadan
Ne kadınmışız ağlarken ne erkek
Ve hiç yokmuş gururumuz
Sabrımız kırık kılıç
Ansızın çıkan yangına atlamışız bez gibi
Yanmayı isteyip hep yara almışız
Kimler için görünmez olmuş bedenlerimiz
Aklımız zil çalarken hem de
Dilimiz çağırırken anlatamamışız
Anlamadan küsmüşüz
Otağına bir iki çanak çakıp yürek kasesinin
Kopuk tellere kopuk çivilerle çakmışız da çakmışız
Hakkın terazisi düşünce aklın avuçlarına
Kuruma yüz tutmuş gül dalından düşmüşüz.
5.0
100% (5)