0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1854
Okunma

bakmadan okudum bana yazamadığın acı gerçekleri
duymadan işittim nakarat yaptığın nağmeli sözleri
gitmeden gezdim bir türlü gelemediğin o yerleri
görmeden yaşadım bana vaad ettiğin o tatlı hayatı
dokunmadan hissettim güya hayat bulacağım tenini
sorgulamadan inandım sözde yalansız yaşam biçimini
bilmeden öğrendim sende, nedir mutluluk? hayaller kurarak
düşünmeden sevdim seni "hayatımın anlamı" lafına kanarak
yorulmadan dinlendim seninle, senin için değdiğini sanarak
başlamadan geldim sonuna ne olup bittiğini anlamadan
bitirmeden geldik başa ne yapıyoruz biz bile demeden
durmadan kaldık yerimizde seninle bir adım gidemeden
bıkmadan usandık birbirimizden bir öyle bir böyle sürerken
öldürmeden yaşattım aşkı şimdi yaşamanın anlamına varırken
vurmadan yok ettin en saf temiz berrak duyguları severken
uyanmadan kalktım rüyadan uzunca bir süre farkedemeden
koşmadan kaldım nefes nefese doğruları bile bulamadan
darılmadan barıştık çocukca kayıp ruhunu keşfedemeden
çizmeden karaladın gönlümüzün bembeyaz sayfalarını
uçurtmadan kaçırdık iki elimizdeki yaşam ipliğini
oynamadan kırdık vitrindeki porselen sevgi kelebeğini
vermeden aldın sevgimizi daha iyisini ümit ederken
unutmadan kaybettik benliğimizi ilanlarda ararken
susmadan büründük sessizliğe küs filan değilken
tanımadan açtım kapımı sonuna kadar aşka kim o demeden
uzatmadan gerdik hislerimizi taht kavgasına başlamadan
inanmadan sığındım tanrıya kayıtsız şartsız teslim olmadan
yazmadan anlattık hikayemizi ayrı ayrı romanlardan
değişmeden ayrıştık tutkulu ortak noktalarımızdan
çıkmadan indik sisli yüksek mutluluk tepesinden
5.0
100% (1)