21
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2025
Okunma
Suya bıraktım kartondan kayıklarımı
İçinde bir mektup, sana dair;
Ve şiirlerin evrensellik boyutunda
Can olsun her filiz köklerine
Ve…
Merhabasına tüm dostların
Dicle suyunda siluetini görür gibiyim
Fırat sessiz öfke, Dicle suyu kızılcık;
Hıncı masum ve titrek sularda sesin
Ardındayım, el salıyorum giden kayıklara
Ellerimle bir öpücük kestim
Çocukların gamzesinden sana,
Ardında yetişecek rüzgâra bırakıyorum
Kırklar dağına çıkıyorum,
Yüceltilerde tarihi kente bakıyorum
Nazlı anaç timsali Sur bedeni
Yedi düvel tarihe beşik olmuş
Diyarı-Bekir hüzünlü kent…
Ve karşı yaylada bir Çoban:
“Dağlara yolculuk var”
Kavalın ezgisinde çınlıyor
Ve ateşböcekleri ışık dansı
Gökyüzün altında baharımsı
Serenat;
Melodileri tüketmekte…
Ahmed Arif’ anımsıyorum;
Rüstemo
“Ve bundan ötürü tutmuş dağları
Ve almış yürümüş sulardan öte
Kıl çadırlarda maceramız
Yasak bundan böyle zulüm;
Ve öşür
Ve haraç
Ve angarya
Ve katil
Ve şirkat
Ve talan
Ve küfür kıza kısrağa
Yasaktır, emreder Dağlar Paşası
Elinde, affetmez Fransız üçlüsü...”
Ve Dicle suyu narin, nazlı
Bir o kadar da hüzünlü,
Kıvrıla kıvrıla, yücele yücele
Akıp gidiyor…
Mezopotamya topraklarını sulayarak
Can verip kendini tüketerek…
Bu esmer toprak nice şair/ yazar doğurdu
Kimi sevdi kimi vefasız çıktı
Bilirim en büyük sevdan ülken ve Diyarı-Bekir’di.
Rüstemo-Ahmed ARİF
Ruhun şad olsun büyük şair…(1927 -2 Haziran 1991)
Z.D.Y
5.0
100% (11)