bir yağmur bulutu olsam ıslatırmıydım hiç seni
yaz ortasında şimşek olsam çarparmıydım hiç yüreğine
fırtına olsam deli gibi essem üşütürmüydüm hiç seni
kavurucu bir güneş olsam yakarmıydım hiç tenini
lapa lapa kar olsam düşermiydim pamuk saçlarına
fındık tanesi dolu olsam yağarmıydım hiç üstüne
hüzünlü bir ayrılık mektubu olsam okuturmuydum hiç sana
kırmızı bir gün olsam solarmıydım hiç narin ellerinde
ayrılık olsam bırakırmıydım güzel gözlerini yollarda
dünya olsam dönermiydim sen yoksan içinde
hasret olsam özlemle açtırırmıydım kollarını
düş olsam sensiz bırakırmıydım rüyalarımı
gönlüne mahkum olsam çekmezmiydim seve seve cezamı
bir kırık kalp olsam üzermiydim hiç seni
beyaz bir papatya olsam baktırmazmıydım hergün falına
eski bir piyano olsam çalmazmıydım en sevdiğin şarkıyı
sevdiğin bir roman olsam tutunmazmıydım ellerine
içinde ufak bir sevgi olsam dolmazmıydım kalbine
acı keder hüzün olsam çalarmıydım hiç kapını
kalleş bir silah olsam vururmuydum hiç seni
azrail olsam yakıştırırmıydım ölümü sana
kader olsam yazarmıydım bahtını kara
yalan olsam kondururmuydum hiç sana
mutluluk sevinç olsam yaparmıydım sensiz
gözyaşı olsam süzülürmüydüm yanaklarından
tahta bir kalem olsam yazarmıydım sensiz
şiir olsam incitirmiydim mısralarımda seni
umut olsam kaybolurmuydum hiç hayatından
içindeki çocuk olsam ölürmüydüm sensiz
çocuk parkında oyun olsam oynarmıydım sensiz
eski bir aşk olsam yaşarmıydım sensiz