Şeyh uçar mı? Elbet uçar! Müridini bulmalı, Tevâtüre kanat takıp, kolay eder zorunu. Koyun yoksa bir düzende, yer keçiye kalmalı Ki, Abdurrahman Çelebi, bilir, bakar körünü!
Mîzânı yok yargısıyla, bakmadan bir işine, Değersize değer verip, taç eder şu başına. Hüsrân olur güzergâhı; ahkâm döşer peşine; Sızlanması nâfiledir; eden, çeker darını.
Çıkar gözeten şakşakçı, kapmak için tarhını; Yerli yersiz pohpohlayıp, açık eder narhını. Kim şâir, kim müteşâir! Zaman düşer şerhini; Haklılar hak sofrasında, bir gün, alır yerini.
Erdemoğlu; virde düşme! Edeb önde olmalı… Yazın eri; hem kulağa, hem dimağa dolmalı. Cansız harften sevgi derip, gönüllere salmalı; Düşün visâl bahçesinden, elbet, saçar nurunu.
14.06.2007 16:13 – 18:13
Salih ERDEM / AYDIN
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
tebrikler şairim.. hem şiiriniz için...hem de cesaretiniz için.. bunları bu sitede söylemek cesaret ister..yürek ister.. ah bir çoğalabilsek..sesimizi yüksetebilsek..belki bir şeyler değişecek.. ah... ah... böyle diyerek siz de kara listeye girdiniz.. ilah ve ilaheleri kızdıracaksınız.. gazaba gelecekler... ben hep eleştirdim..kendini üstat zanneden şairlikten nasipsizleri.. bunlara yüz veren.. bunları destekleyen seçki kurulunu da eleştirdim.. ama yanlış yaptığımı anladım.. geçen seçkideki bir şiiri eleştirdim.. dil yanlışlarıyla dolu..nasıl siliniyor onu da bilmiyorum silindi.. üstat eleştirilmezmiş..seçkiden nasıl geçmiş bilinmez..ama şakşakçısı çok.. dediğiniz gibi şeyh uçmaz müritleri uçurur...o zaman şeyhin suçu yok.. önce kendimizi eleştirelim..haklı eleştiri olunca yanında duralım.. sorsanız bunlara müteşair nedir bilmezler..yönetim iyi niyetli ama bunların etkisinde... ben hergün siteye girdiğimde önce etkili yorumları okurum...)) gülünç...üstadım...üstadem ile başlayan övgüler.. öyle mübalağa var ki acem mübalağası geride kalır...
gözlemlerimde şunu gördüm.. iyi şiir ne demektir.. bunu anlarsak sitenin kimlerin hegemonyası altında olduğunu anlarız.. 1-ezilmiş insanlardan bahset...dramatize ederek.. 2-zavallı çocuk edebiyatı yap...Kemalettin Tuğcu vari.. 3-biraz feminizm olsun...bayanların haksızlığa uğradığını yaz..ne yazdığın önemli değil..seçkidesin.. 4-dili yanlış kullan...ne kadar dil yanlışı olursa o kadar iyi olur.. 5-sözlükten rastgele kelimeler seç...Farsça terkip haline getir..kimse anlamadığı için derinlik olur... 6-imge adına anlaşılmaz tamlama ve terkipler kur.. 7-tabii bir de herkese gülücük dağıt...sitenin ilah ve ilaheleriyle iyi geçin..her gördüğünde üstadım..üstadem de... 8- şiirin seçilmezse gel bana..her şeyi söyle.. Yaptığımız DONKİŞOTLUK ama olsun....anlayana yeter...
selam olsun şiire ve şairlere....
saygılarımla..
mehmet özdemir tarafından 2/6/2010 2:31:11 AM zamanında düzenlenmiştir.
Çıkar gözeten şakşakçı, kapmak için tarhını; Yerli yersiz pohpohlayıp, açık eder narhını. Kim şâir, kim müteşâir! Zaman düşer şerhini; Haklılar hak sofrasında, bir gün, alır yerini.
Erdem'in erdemli ifadeleri doğrultusunda hakikat ilmini serimize yeniden işleyen bir şiir.. Ki şairinin maharetinden bizi haberdar ediyor.. Kutluyoruz efendim Selam ve dualarımızla
Şeyh uçar mı?... Elbet uçar! Müridini bulmalı, Tevâtüre kanat takıp, kolay eder zorunu. Koyun yoksa bir düzende, yer keçiye kalmalı Ki, Abdurrahman Çelebi, bilir, bakar körünü!...
Doğru söze ne denir şair. Tebrikler kutlarım. Saygılar.
Eline kalemi alıp bir de kağıt bulanların hemen alt alta bir şeyler çiziktirip adına şiir dedikleri ucube şeyler ortaya konmaya başladığı günlere geldik. Durum oldukça vahim, acaib ve garaib!
Eskiler usül, erkan, edep bilmeden divan yazmaya kalkanlara: “edeb yahu!” derlermiş. Divan tertib etmek, şerh etmek kolay bir iş değildi. Eskiler şiir yazabilmek için iyi bir kültür birikiminin yanı sıra kendinden öncekileri çok iyi okur tahlil ederlerdi. İyi bir divan tertib edebilmek için usta şairlerden binlerce beyit ezberlerlerdi gelenekle birlikte çağdaş şairleri de iyi tahlil ederlerdi, edep, usül yerini bulmalıydı mutlaka. Kendilerinden önceki şiiri, geleneği ve çağdaşlarını iyi öğrenmeden şiir yazmazlardı şiire ve şaire saygı gösterirlerdi.şairlik elbette ruh isteyen bir meşgale idi ve ciddi bir sanat dalıydı.
Günümüzde ise “üç kişiden dördü şair”.! Memleketi şair götürüyor!
Ben de edep yahu! ,demekten kendimi alamıyorum. Şaire ve şiire saygı duymak ve bunların ciddi işler olduğunu bilmek gerekir mutlaka..
Garip halleri ile ünlü olan şair Ruhi, serbest nazım usulüyle şiir yazmanın moda olduğu dönemlerde bir gün eline geçen bir şiir mecmuasında genç şairlerden birinin irili ufaklı mısralarla bütün bir sahifeyi dolduran şiirine uzun uzun baktıktan sonra :
- “garip”! demiş bunlar üzüm salkımı; yazanlar da şair değil manav olsa gerek..
“Manasız iki söz yazıp bunları dize zanneden ve alt alta getiren pek çok müteşair ( şair müsveddesi) kendine ozan diye kartvizit hazırlatıyor.” Semantik değerde artık güfte, şiir, nazım ayrımında değil kimse. Şair, ozan, nazım arasında da pek bir fark kalmamış gibi. Manzum ile manzumenin ne olduğunu bilenlerin ise nesli tükenmekte.
Nazım ki yarı yarıya musikidir ahenk ve vezni ön plana çıkarır. Oysa biz nazımdan kafiye ve vezni söküp atmış ve adına şiir demişiz. Şiir yazmanın manzume yazmaktan zor olduğunu ise artık dönülmeyecek yola girildiğinde idrak etmişiz. Manzume ki kafiye ve vezin gibi iki kanatlı uçardı, kanatları kırılınca adı şiir oldu acemi avcıların sapan taşıyla vurduğu kuşlar gibi debelenmeye başladı.
Bu yüzden bir şiir söylemek, şimdi kanatları kırık bir kuşu uçurmak kadar zordur. Usta şair yetiştirmekte zorlanmamız bundan. Artık şiir çok yüksek bir şairanelik istiyor. Belki Eşref şu hicvinde haklı:
“ şimdi müteşair çoğalıp şair azaldı
yok öyle değil şairin ancak adı kaldı.” Tasviye dergisi/ yıl: 2005, Sayı: 6, H.KIZIL
TEBRİKLER ŞAİR...
KargülüALMILA tarafından 2/5/2010 3:01:24 PM zamanında düzenlenmiştir.
ALMILA KARGÜLÜ tarafından 11/1/2018 3:22:30 PM zamanında düzenlenmiştir.
Bir terzidir şair.Bir elbise diker.Kimisinin tam üzerine oturur.Neden giydin demez şair.Ya da sen giy demez.Elbise siparişi verir müşteri.Dekolte olsundur isteği.Giyer çıkar dışarıya fazla açıktır her yeri.Dönüp terziye kızmaya hakkı var mı? Hevesli bir çıraktır terzi.Sen artık iyi ustasın diyerek verirler gazı.Aldığı güzelim kumaşı deli deşik eder. Ama bu hataları yaşamadan da usta olunmazki .Her dem sevgi ve saygılarımla şair üstadım.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.