3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1334
Okunma
yanarak kor olan odunların çatırdayan sesleri arasında
bir ney sesi kadar huşu
ve özlem uyandıran kulakta
her adımda sokulan parmak uçlarıma
her adımda uzaklaşan kalbimden
bir orman yeşili
bir deniz mavisi
gözleri cehennet
saçları kır çiçeği kokulu
özlemi cehennem
yüreği aşk okulu
bir romandı yaşadığım...
romanın kahramanı ben
yazarı sonsuzluğun ertesi...
bana karşı yükseldikçe git diyen sesi
ben bolca şarap oldum
ağzımdan küfürler çıktı bolca
beyaz dumanıyla beraber
cigaramın...
ve bana gel dedikçe nefesi
ben yolda kör oldum
gözümden umut çıktı
kahverengi ayrılığıyla beraber
aşkların...
her anıda yok olan beynimin uçlarına
her adımı varlığı sükunet
bir ölüm beyazı
bir kalp ağrısı
şairi anılar
kefeni sonsuzluk kokulu
şiiri sancılar
bedeni yoksunluk okulu
bir hayattı yaşadığım...
yaşamın ruhu sevda
adı bir sürü angarya...
ve boyandıkça sol işaret parmağım sarıya
tütün koktum yanmış ruhları temsilen
her zaman binlerce veda
her vedada bin gidişe ait seda
bir ayrılık sarısı
bir yalnızlık yarası...
kaderi bitmek
kederi terkedilmek olan
bir sevdaydı taşıdığım
kırçiçeği kokusuydu sevdamın
yokuşu ayrılıktı hayatımın...
5.0
100% (2)