13
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2351
Okunma
boğulur karanlığa gecem sen olmayınca
düşer geceye izbe ağlayışlar
serseri ayak sesleri yankılanır yosma kaldırımlarda
şehrin vitrinleri böler senden arta kalan zamanı
ve inci mercan yükün gelir sokaklara
daha nedameli sallanır kaldrımın lambaları
adres sormadan gelir yüreğime bir göktaşı
kabuk bağlamış irinli bir sevdanın içinde patlar
toplar bütün feryatlarımı kurdun ensesinde
dumanı üstünde dişteki kanda düşerim;
puslu gecenin sabahına.
başaklar buğdaya gebe kalır günahkar zamanların;
faili meçhul üç beş nöbetlerinde.
aynaya yansır sokak lambasının silüeti senin elfidanda
hüzmesi aydınlatır penceremdeki gözyaşalarımı
sen kendi içinde yeni doğumuna hazırlanırken;
ben sensiz her anın oruçuna niyetliyenirim,
mehtabı olmayan sabahın ezanlarında...
bağdata aşık asma yapraklarında sergilenir endamın
samarrayı dize getiririr bezm-i mahremin
suda vuk-u bulur katre-i matemin
ve sen olur tüm denizdeki yakamozlar, afra
selçuk bozdağ gaziantep/2009
5.0
100% (8)