18
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1063
Okunma
Eski bir kadınsın sen,
aşkı öğretmek için tekrar tekrar dirilen...
Lal olur dilimde tadın
Kadehlere boşalır yalnızlığın
Hayatın kalbi gözlerinde nöbette
İçeceğim tenini tek bir dikişte
Sensin beni öldürüp öldürüp dirilten
Yokluğun kaç ölüm eder bir bilsen...
Ölümünü ekletiyor simdi seninle
sevdası yarim kalmış ömürler.
Tamamlamaya gücün yetse sabrın yetmiyor
Bir bir kapattığın kapıların kulbunda yalnızlık pasları
‘Gitme’ denilesi bir aşkın
Eksik yüklemiyim
Kasvetin rengi yokluğun,
Siyah şaşkın...
Boğulmuş ve kanla karışmış yüzü denizin
sevginle duruluyor...
Ses ver ne olur...
Sen sustukça içinde biriktirdiklerin
Bana yar olmuyor...
Aşk, unutulmuş bir sanat gibi,
ağırbaşlı bir çileyle öğreniliyor simdi
Ve paslanmış çivi ile çakıyor hayata bedeni...
Kör olan gözlerini sevdiğim aşk,
Yaklaş hadi,
Buradayım hala
İki soluk arası zamanı tuttum
Boğazımda...
Eski bir kadınsın sen,
askı öğretmek için celladını tekrar tekrar
dirilten...
Sensin beni öldürüp öldürüp dirilten
Yokluğun kaç ölüm eder bir bilsen...
Elif SEZGİN
İşaretli olan mısralar Cezmi Ersöz’e aittir.