11
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1136
Okunma
sonbahar gelince
sararır yapraklar
esince poyrazlar
dökülür birer birer
savrulur yapraklar
tıpkı ömrümüz gibi
dibine sızdıran bir küpün kaypaklığıyla
takvim yapraklarının akıcılığıyla
an ve an eksilir ömrümüz
ve elde edilen
daha değerli olmayınca kaybedilenden
zayidir yaşananlar zayidir yaşam
geri dönüşü yoktur bunun
uçup gider sevdiklerin
damakta kalan bir anlık lezzettir
ardında kalan…
ve asra and olsun ki
ziyandadır insan
ziyanda
sürekli bir kaybedişin kızgınlığı
şarabın kırmızılığının ardına
gizlenmiş tutkunun
beyninde bıraktığı esriklikle
havasız mekanların mahpusluğunda
berduşluk karesinin cesaretiyle
kaybettiklerinin telafisi adına
“bu sefer ben kazanacağım” hırsıyla
sıkı sıkıya tutmuş olduğu
kimseyi bahtiyar etmemiş kemikleri
arzın merkezine fırlatırcasına
son bir umut ile atarak
yenilgi çemberinde döngülü/yordu
tüketilince ümitler yoruldu
geriye vicdanındaki pişmanlık
emanetlerin geleceğinin bitirilmesidir
uçup gitme zamanıdır sevdiklerinin
geri dönüşü yoktur bunun
ve zamana and olsun ki
hüsrandadır insan
hüsranda
bir daha yapılmamak üzere
edilmiş binlerce yeminden
huzurlu gecelerin sessizliğini bozan
o kadar yakarıştan sonra
terkedilmiş bir günaha
en küçük bir dürtüyle
tekrar tekrar tekrarlayarak
yeniden başa dönmenin
sevdiklerinde bıraktığı acının ardında
yakılan tütsülerin rayihasıdır
ve huzurlu gecelerin mutluluğudur
geriye kalan
uçup gitme zamanıdır sevdiklerinin
geri dönüşü yoktur bunun
ve sabaha ve ikindiye
aralarında kalana
ve güneş batarken akşama
ve tümünün sahibine
yemin olsun ki
aşk için aşk ile
yapılan bağlılık
ve O’nun uğrunda yapılan
meşakkatlerin sonrasında
hikmetle yapılmış tavsiyelerin
gerisinde kalanların
tümü ziyandır insan için
ziyandadır insan
ziyanda
ve aşk için aşk ile
O’nun için satılmış hayatlardır kazanan.
ve O’nun için harcanmış anlardır
saadeti kazandıran.
Ve selam…