2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1216
Okunma
“Simit” diyen sesini duyarım uzaklardan.
Cesur çıkarsın sabaha,
Korkunç karanlıklardan.
Denizin kokusu, martıların sesi,
Karışır sabah güneşine,
Çatlak dudaklarından.
Bir sopaya sıraladığın simitler,
Sence hep çıtır çıtır tazedirler.
Buram buram buharları çıkarken,
Analar seslenir pencerelerden.
“Simitçi!Simitlerin taze mi?”
Duyulur bardaklarda çay kaşıklarının sesi.
İçlenirsin,canın çeker.
Kapatırlar pencereleri.
Kulaklarında hep o ses yankılanır:
“Simitçi!Simitlerin taze mi?”
Ülkü Duysak
Çocukluk Güzel,Küçük ev yayınları, Ankara, 2009 s.36