saat üçbuçuk..
gece yarısı yine ..
duraksamış anlar
ateş basar hoplayarak uyanırım ansızın
sağıma dönerim boş , solum desen farksız
ne beklerimki sanki tek kişilik yataktayım
bu gecede diğerlerinden farksız...

bazen
açılır üstüm.. örtmez kimse,..
üşürüm...
sıcak bir ten arar kollarım. bulamaz..
üşürüm...
sızarım kollarımda aşk hayalleriyle
rüyalara dönüşür sevişmeler
ramak kalır ısınmaya..
yarım kalır ansızın uyanınca..
üşürüm...
koşarım bir hevesle yarıladığım rüyama
tekrar dalmak için uykuya dön ..dön ..dönerim
ama olamam muvaffak ...
üşürüm...
vazgeçerim teslim olup uykusuzluğa
sonra bakarım tavana
bakar bakar bakarım..
üşürüm...
sabah olur aranır uykusuz gözler
bulamayacağını bile bile ..
titreyen narin bir endam
ateş dudaklardan masum bir öpücük
bir fincan çay yanında sıcak bir gülüş..
çarparım bir avuç su yüzüme
gelince kendime..
üşürüm...

yaş 30 u geçer yakındır yolun yarısı
bakarım maziye ,sadece dün geceyi hatırlarım..
zaten diğerlerinin kopyasıydı derim
yolun diğer yarısı düşer aklıma
yoktur ikiz yatakdan haber
bir tebessüm belirir bıyık altından ..
ama içimden ..
üşürüm...

atarım sokağa kendimi ..
süpriz yapar güneş
yırtar bulutları
gülümser aradan sanki bana özel..
kendine gel dercesine
sarar etrafı bir kadın kokusu
belliki önümden geçen hatuna ait..
uyanır içimde bir kıpırtı
derin bir nefes çekerim içime..
toparlarım kendimi. iliklerim ceketimi...
güülümserim düşerim yola...

hayat uzun der
kaderimin kulaklarını çınlatırım.
ısınırım...