0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1440
Okunma

Bugün yine sabah vurdu saatler
yine uyandı mavi gözlü esmer çocuk
sabahın uçsuz bucaksız ufkuna doğru
gözleri mavi kireç yosunu
mahmuriyeti dünden kalma
güneşi kuçaklıyor
tekara geri bırakıyor
semanın mavi derin yanlızlığına
her seferinde ağlamaklı gibi oluyor
gülmeyi unutuyor mavi gözleri
Hep dönüyor bu köşeyi yanlız
her seferinde yanlızlığı kucaklıyor
rüzgarı koluna takarak
yürüyor bu kaldırımlarda
zaman birikiyor
kaldırım dibi
su yolunda
Eylül aynın bir anlamı yok onun için
susuyor bu aylarda içi kan ağlıyor
resimlerini mavi çiziyor
bu şehrin duvarlarına
alışık olmadığımız sloganlarla
yürüyor hemde en önlerde
bazen uçuyor fırat ve dicle arası
bir kara parçasında
her yağmur sonrası kokan bu toprak kokusu
bedeninde yarım kilo çamur ile
özlüyor eski sancılarını
bedeninde yarım kalmış akşamın
zaman geçiyor tutunamadı bir dala
kimsesizler yurdu gibi oldu gönlü
dudaklarının çatırtısını hissediyor
koskoca bir ömür parçalanıyor avuçlarında
olmayan zamanın
hangi dilimi kaldı ki
onun için
daha yeni çeketini aldı askılıktan
dönüşü olmayan bir yola saptı
gece lambasının olmadığı günlerdendi
her yer zifiri karanlıktı
duvarlarında çıplak hayalet resimleri
saatlar gece menopozundayken
çıldırmakta birileri .......
MURAT GÖN