4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1765
Okunma
ANKARA SABAHI
Bir Ankara sabahında herkes nasıl koşturuyorsa,
O kadar durmuşum gençliğimin tam ortasında,
Bir Ankara sabahında herkes nasıl vurdumduymazsa,
O kadar hisliyim hissiyattan uzaklara.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl yalnızsa,
O kadar kalabalığım sinir levhasında.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl kaybolmuşsa,
O kadar karmaşığım hergece rüyalarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl programlıysa,
O kadar nanik çekiyordum akrep ve yelkovana.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl paramparçaysa,
O kadar tekildi sevdiklerim uçurumlarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl uykusuzsa,
O kadar satmıştım uykumu bir demli çaya.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl kravatlıysa,
O kadar sivilim en bürokratik tantanalarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl yılgınsa,
O kadar acemiyim hayat denen kaosta.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl uygarsa,
O kadar medeniyim diz kırılan yer sofrasında.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl vurulmuşsa,
O kadar can veriyorum çıkmaz sokaklara.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl yolcuysa,
O kadar çıplaktı ayağım kara asfaltlarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl bi tuhafsa,
O kadar yalınım gölgemin adamlığında.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl mahkumsa,
O kadar serseriydim sevdalı ıslıklarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl kahramansa,
O kadar sıradandım kara ciltli kitaplarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl pusluysa,
O kadar belirginim sinsi karanlıklarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl parlıyorsa,
O kadar pasaklıyım saçımda ve sakalımda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl betonarmaysa,
O kadar toprağım kerpiç duvarlarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl koparılmışsa,
O kadar sonbaharım solmuş yapraklarda.
Bir Ankara sabahında herkes nasıl umutluysa,
O kadar ankarayım Ankara’nın tam arkasında…
Ufuk Han ÇİMEN
5.0
100% (1)