Tezgâhlarda, karaborsada aşk yarı fiyatına
Bıyıklı, göbekli, kolu altın saatli adamlar
Bağırıyor gel abla gel!...
_Sana yarı fiyatına
_ Beni nerden tanıyorsun ki, bana yarısı bedava?

Tanısan da tanımasan da farkı yok
Bir kullanımlık paketlerde artık sevgiler


Üstü açık arabalı, fiyakası yerinde delikanlı
Bir ıslıkla gelen, aklı olmayan fakat! ...
Görüntüsü yerinde olan
Gerçek sarışınım diye gezen kızları seçer.
Zaten Tunalıda bir alana biri bedava cinsinden
Bu erkekler hep mi aptal sever?


Ucu yanık mektuplar yazılırdı eskiden,
Bakmaya kıyamadığın yâre.
O sevmeyi bilen yürekler şimdi nereye gizlendiler?


Ne vakit Karşıyaka mezarlığına gitsem
Fatihadan sonra aklıma ilk aşk gelir
Siz de bir zamanlar sevmiş miydiniz?
Başınızda bu dikili taş olmadan evvel,
Gerçek aşk için ALLAH’A secde etmiş miydiniz?


Pencere altlarında aşktan ıslanırdı sevenler,
Kenarı latife süslü mendilleri tükettiler
Geçti ve bitti o eski cilveli yarenlikler.
Göz süzülen, işvesi yerinde olanlar,
Hep mi öldüler?
Madem öleceklerdi neden bizlere,
Hiç bir şey vasiyet etmediler.


Şimdiki kızların istemeden verdiği,
Delikanlının sadece, adı delikanlı olduğu dönem.
Bu devran hep böyle mi döner gider?
Öğrenin kızlar öğrenin,
Veresiyemiz yok demeyi öğrenin.

Neşe ATAY