3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1358
Okunma
Ve senin gözlerin yeşil… İçimde çürümüş sözlerin
Bense kilitliydim, denizi hiç görmeyen hücrelerde
Oysa içimde maviydin sen, deniz kadar çok.
Ben ateşe sarıldım hep gözlerine aldanıp
Kendimi tükettim seni biriktirirken kalbime
Büyürken gidişine ait küçük saplantılar, meczup hayatlara büründüm
Şehirler bana yabancı, ben gurbetçiydim sende.
Bir fırtınaydın çoğu zaman, başımda kavak yelleri estiren
Beni tıpkı bir ateş koruna döndüren
Ve göğsümde depreşen bir yıkıntıydın.
Esip geçen rüzgardın, ben ardında dökülen yapraktım
Sonra tufandım içimden her şeyi süpürdüm, bir harabeye döndüm
Kalbimdeki yıkık kentler gibi.
Senin gözlerin yeşil
Ben karşılığını bulmamış duvarlar gibiyim her yanım çöl
Çok uzağında kalmışım kendimin, bir çok şeye küstürülmüşüm.
Oysa içimde maviydin sen ve neydin ki öylesine alıştırılmışım
Şimdi yanımda olmayışın ne kadar zor, ne kadar çok
Üstelik gözlerin yeşil, yani bir deniz kadar çok.
Sen yoksun diye bu şehirde kimse yas tutmadı
Kimse fark etmedi artık olmadığını
Zamansız yakalandım gidişindeki yağmurlara
İçimde soğuklar, içimde kaç intihar mektubu…
Söyle içimde kaç gece daha can çekişeceksin sen.
Ama senin gözlerin yeşil
Birde ben seni özlüyorsam ve söyleyemiyorsam
Dilsiz bu şehir…
5.0
100% (2)