1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1473
Okunma
Emrime itaat eden bir kalemim var, bir de 4 duvar; sırdaşım onlar.
Düş bahçesinde yok olan papatyalar, şimdilerde sadece ölüm var.
İntiharın bestesindeler notalar. Günlüğümde sona yaklaştım.
Boynuma doladığı ip ve bugün ellerin idam sehbamı hazırladı.
Tekmele hadi bekleme vur gitsin, ilk kez umursa beni vur gitsin.
Umutlarımı yeşerttiğin sonra da kökünden söktüğün gibi bitsin.
Sağnak yağış bugün gözlerimde, yağmurla yarışır bir haldeyim.
Dışarda o, 4 duvarda ben... Kağıda taşkınlara neden olur bu ellerim.
Yolumun sonu uçurum ben gidiyorum ben gidiyorum
Sonumun yolu uçurum ben gidiyorum ben gidiyorum
Ölüm umutsuzluğumla cesaretimin birleştiği noktada doğar
ölüm sizlerden kaçma yollarımın en nadide kapısını aralar
Ölüm güllerin dikenlerinden uzaklarda nefes almamı sağlar
Ölüm benim için yeni başlangıç, ölümün adından korkmam hiç bir zaman
İntiharım intikamdır sana huzurumdan çaldığın yıllara
İtafım olsun itirafımdır iftira atmadım Yarab sana
Son sahne son perde şimdi gidiyorum gölgemi karanlığa hapsediyorum
Yolumun sonunda son sözüm olsun; ben o kara meleği ölesiye seviyorum
Yolumun sonu uçurum ben gidiyorum ben gidiyorum
Sonumun yolu uçurum ben gidiyorum ben gidiyorum