31
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2251
Okunma

şerefine yalnızlıkları yudumladığım bilmem kaçıncı gece
sararmış fotoğraflar ve mektuplar elimde
suspus olmuş koca bir ömrün eşiğinde
tenimde uyutamadığım arzularımı
demlerim ay’ın gölgesinde
sonra;
okşarım sefilliğimi rüzgârın elleriyle…
yalnızsan;
yanık olur gecelerin dibi
yıldızlara takılıverir acı tebessümler
kadehlere doldurup gözyaşlarını
dalgalar öpüşürken yosun tutmuş kayalarla,
yine de
şerefine dersin şerefine!..
dersini vermiştir oysa hain gece
ne bir adım ileri, ne de geri
kalırsın bir başına yalnızlığın derin koylarında...
hâlbuki;
kal vakti olmalıydı yolun sonunda
akreple yelkovan usulca sevişirken
gün/âhını yüklerken yarınlara
uyandırmamalıydın giderken düşlerimden
varsıl cümlelerin süzülmeliydi
arsızca yüreğimin dehlizlerinden…
Özlem
5.0
100% (12)