Sayın Menderes Oyanık Beyefendi;

Öncelikle böylesi güzel bir esere geçkalmışlığımı bağışlamanızı istirham ediyorum.

Her zamanki edebi kalitesinden tavizsiz şekliyle vücud bulan bu şaheserde sevdanın dile geldiği yürek sesi , söylemdeki naifiyet ve yüklendiği duygu katarıyla öyle etkileyici kılınmışki.

Şair ki kelimelerle söylemin en güzelini çizendir.Okurunu etkileyendir.Duyumsatıp, eserde kaybedendir.

Şiire verilen emek ve ciddiyetin dizelerinde aleni görülenidir.

Sağlam dil yapısının ve hakimiyetinin bariz şekliyle görülerek, duyumsamanın sağlandığı, okurunu şiir kapsamında damla değil umman niteliğinde kusursuz bir eserdi.

Tekniğin anlama heba edilmediği, anlamsallığı kapsamında her ikisinin kombinesinin ustaca baştan sona ,emekle ve titizlikle sağlandığı bir eser okumuş olmanın doyumsuz hazzını yaşattınız.

Kalbi teşekkürlerimle.

Şahsınızda,Güçlü kaleminizi, haklı başarınızı ve kalbiniz sesine ses olmuş sayın Muzaffer Tekbıyığı candan kutluyorum.

Sanatçı kimliğinize ve yüreğinize daim sonsuz saygılarımla.

Mevlâ’nın aşkına ey bâd-ı seher
Gör şu melâlimi var yâre söyle,
Bugün perişanım dünden de beter
Durgun ahvâlimi var yâre söyle.


Fuzuli okudum biraz da Emrah gibi geldi şairim. İlk izlenim bu yönde oldu bad-ı sabaya hayranım hele ki içinde yarin kokusu varsa. Velevki yok olmasın. O vakit ben bimar bedenimin ona olan yasını sunar yollarım yare. Anlamazsa anlamaz selvi. Bimarlık derim kendime değil midir aşıka rütbe. saygılarımla şairim