6
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
867
Okunma
Otuz beş yıl önce bir yaşındaydım
Nüfus kütüğüne yapılmış kaydım
Elimle ateşten bir gömlek giydim
Sevda dedikleri bu imiş meğer
On bir yaşında ateşle oynadım
Kor ateşi sakız diye çiğnedim
Fokur fokur kazanlarda kaynadım
Sevda dedikleri bu imiş meğer
Bazen bulanıktım bazen duruldum
Bazen kiriş olup yaya gerildim
Attığım ok ile kendim vuruldum
Sevda dedikleri bu imiş meğer
Bile idim severmiydim o yaşta
Elimden ne gelir çok sevdim işte
Akıl bırakmıyor akıllı başta
Sevda dedikleri bu imiş meğer
Ne bir gün güldürdü ne sevindirdi
Ne teselli verdi ne avundurdu
Lav püskürten yanar dağa döndürdü
Sevda dedikleri bu imiş meğer
Kapı diye pencereden daldırdı
Dört yanımdan gençliğime saldırdı
Kalbe hüzün gözlere yaş doldurdu
Sevda dedikleri bu imiş meğer
Çeşitleri vardır bende ki biri
Bırakmaz ki başa döneyim geri
İpotek altında ömrün her yeri
sevda dedikleri bu imiş meğer
Mümkün değil ondan saklanılmıyor
Giden döner diye beklenilmiyor
Ömür tükeniyor eklenilmiyor
Sevda dedikleri bu imiş meğer
Kiminde az kiminde çok sevdası
Kiminin olmamış hiç yok sevdası
Sevdanın en hası bir HÂKK Sevdası
Sevda dedikleri bu imiş meğer
Dipsiz kuyu gibi görünmez dibi
ŞENER’İM yaşlandı o halâ sabi
Benimle mezara gidecek tabi
Sevda dedikleri bu imiş meğer
Ahmet ŞENER
5.0
100% (3)