Ayrılık kahrının badesi zehir
Yıldız ol geceme kay be Rüveydâ
Yetmez mi bu kadar vuslatı tehir
Simsiyah doğuyor ay be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Hüzün yağmurları afete döndü
Kara gözlerimde ışığım söndü
Aş yerken elimden kaşığım döndü
Geçmiyor boğazdan çay be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Bu kaçıncı mektup kaçıncı nisan
Aczinden tarumâr muzdarip lisân
Ne olur olsaydım elinde asa’n
Bir bize mi yasak toy be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Seni unutması ölümden acı
Yazmadıkça artar içimde sancı
Sen garip ömrümün âsûde tacı
Artık feryadımı duy be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Çınar gövdesinin değişti yüzü
Silindi birlikte yazılan yazı
Has bahçem kurudu kalmadı tozu
Her gün seni çaldı ney be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Yoksa nafile mi bu serenâdım
Ayrık otlarında kaldı muradım
Sonunda mecnuna çıktı ya adım
Artık sende orda yay be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Satır başlarına zemheri değdi
Zaman uzadıkça başımı eğdi
Saçıma zamansız karlarım yağdı
Değişti bende ki huy be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Görmüyor yazmıyor işitmiyorsun
Sevginle ruhumu kuşatmıyorsun
Rüyalarda bile yaşatmıyorsun
Bu mu bana düşen pay be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Şimdi gözlerime örüldü duvar
İstersen cevrinle ortasından yar
Kırılsın kalemim yazarsa didâr
Sen yoksan bu ömür zây be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Açık yaralarım gün be gün azdı
Dağlar zirvesine derdimi yazdı
Yıkıldı can evim baykuşlar gezdi
Onu da vefama say be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Hani sonsuzaydı verilen ahid
Yay kiriş töreydi asuman şahid
Mumlarla bezenmiş efsuni lahid
Üzerimden geçti ray be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Paslı gözlerimin içinde çalı
Kurudu mu dersin ümidin dalı
Derd-i Makberî’nin bi vefa gülü
Dilersen aşkına kıy be Rüveydâ
_________________offf be Rüveydâ

Makberî – Ahmet Akkoyun……06/05/2009………..23:00……İst
Not: Şiiri seslendiren değerli gönül dostum ŞiiR_RUZGARI’na selamlarımla