39
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
5753
Okunma

Elifim dedikçe içim yanıyor
Dağların ardında kaldın Elif’im
Sağ yanım yıkıldı solum kanıyor
Niye beni benden aldın Elif’im
Sazımın teline değmiyor elim
Paslandı telleri büküldü belim
Sayende lal oldu tutuldu dilim
Itır, ıtır esen yeldin Elif’im
Günlerim karıştı sayamıyorum
Nerdesin sesini duyamıyorum
Ela gözlerine doyamıyorum
Ok atıp sinemi deldin Elif’im
O ne nakış, nazdı gülen yüzünde
Ateş değse yanar gönül közünde
Rüzgâr olup yatsam bir an dizinde
Aklımı başımdan çeldin Elif’im
Gözlerim seçmiyor kalmadı feri
Aşk-ı pervaneyim hicran neferi
Deli divaneyim yolda seferi
Tozlarına revân saldın Elif’im
Yüreğim tutuştu sızlıyor saçım
Seni sevmek oldu sinemde suçum
Dediler ki; “âşık ateştir seçim”
Sen ki bana mihmân oldun Elif’im
Yolların üstünde kıpkızıl buhar
Diner mi görmezsem içimde bu hâr
Kaç dağın ardında gizlendi Bahar
Hercai menekşe Gül’dün Elif’im
Dediler ki; ”belli yaran derinde
Olmak istemezdik inan yerinde
Ateş mi yağıyor düşen terinde”
Rüyamda terimi sildin Elif’im
Sevmeyen bilir mi aşkın hasını
Ateşi harlayan gönül yasını
Muhannete muhtaç etme sesini
Kaşı Hilâl dili baldın Elif’im
Mecnunun adı var Leyla’dan yana
Benim gibi olsa nasıl dayana
Sığındım Mevla’ya niyazım ona
Sen ki ondan bana hâldin Elif’im
Gece olur şavkın girer düşüme
Gündüz olur felek düşer peşime
Yoksun diye taşlar dolar aşıma
Görmesen de bunu bildin Elif’im
Çeşmenin başında güzeller gezer
Kaş edip göz edip cemâlin süzer
Bilmezler yüreğim bir seni sezer
Tasıma su diye doldun Elif’im
Beyhude dolaştım dolandım yurdu
Ana baba gardaş yaramı sordu
Hâlimi bilmezler deliye yordu
Sanki bana yaban eldin Elif’im
Ne şehir bıraktım ne köy ne oba
Neylesem olmadı boşuna çaba
Yalnız acı hasret düştü hesaba
Sanki yer yarıldı daldın Elif’im
Kesme ümidini bekle sabahı
Mevla’m dindirecek bizdeki ah’ı
Ben kara geceyim sen doğmaz mâhı
Yokluğunla beşe böldün Elif’im
Makberi’ye cansın yaramın gülü
Aşkınla şâd olur tutuşan külü
Görmezsem razıyım olmaya ölü
Say ki Namazımı kıldın Elif’im
Makberi – Ahmet Akkoyun…22/11/2008……00:02…İst
not: Şiiri seslendiren değerli gönül dostum Niyazi Tuncer’e ( Kurtbey DEMİRBÜKE ) ye teşekkürler