5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1477
Okunma
Zamanla yarışırdı sular,
Dolu dizgi boz bulanık,
Aakar da, akardı dereler
Bir kara saban gibi yararak toprağı,
Sarıp sarmalar, bahara hazırlar.
Zamanla yarışırdı sanki,
Kayısı ve badem ağaçları,
O efsunlu çiçeklerini
Salarlar dörtbir yana
Sonunda dökülür efsunlu çiçekler...
Dallar durur yeşil çağlaya.
Yalnız zamanla değil;
Rüzgarla da yarışırdı Delicekuşu,
Gerçekten de deli dolu
Bir mizacı vardı,
O delilikle yakardı yılanları.
Delicekuşu,
Güvercin büyüklüğünde
Bir Doğandır.
Çelik kanca gibidir pençeleri,
Gözleri kızıl mercan misali
Tenha çatı aralarıdır mekanı.
Bir defasında,
Okulumuzun çatısını onarırken;
Yuvasına rastladım:
Kızıl renkte dört yumurtası vardı
Çocuk aklı bu ya,
Usulca yumurtalarına bakayım dedim,
Meğer gözetlermiş yuvasını,
O çığlığı andıran sesiyle
Kopardı elimden,
Nohut kadar bir et parçası.
(1954 Polateli - Kilis)
Kemal Polat
Bu şiirin hikayesi:
Yaz tatilindeydim. İlkokuk öğretmenim ’Seneye okulun bitecek ve sende
buralardan gideceksin... Bari gitmeden bu okulun çatısının onarımana
biraz yardım et Kemal ’ demişti.
Kış günlerinde tutya kaplı okul çatısından üstümüze sürekli suların aktığını
biliyordum. Öğretmenimizin barındığı 2 odada okulun içindeydi. Tabiİ akan sulardan onlarda etkileniyordu.
Tutyaları lehimleyip tamirteden bir tenekeci usta ve Nevzat isimli eli işe yatkın arkadaşımla çatı onarımını tamamladıktan sonra, Bizim oralarda okul
çatılarında barınan Doğan cinsinden Delicekuşunun saçaktaki yuvasına rastladım. Delicekuşu serçe gibi kuşların, yılanların, kertenkele gibi sürüngenlerin büyük düşmanıdır ve onlarla beslenir. O sebeple yırtıcı ve avcı Güvercin büyüklüğünde bir kuştur. Yumurtalarını yakından göreyim diye, yuvaya doğru elimi uzatmıştım’ki, o çığlılı sesiyle elime saldırdığını gördüm. Elim kan içinde kalmıştı ve gagasııyle bileğimde hatırı sayılır bir yara oyuğu meydana getirmişti.Elli yıl geçmiş olmasına rağmen bu hatırayı hiç unutmam.
5.0
100% (3)