1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1725
Okunma
Taşa verdiğimiz şekil gibi
dünyamızada şekiller versek
Denizler kadar cömert olup
Nicelerine hayat versek
Kirletmesek sonsuzluğa uzanan göğümüzü
Üzmesek başı dik onurlu dağlarımızı
Barış kardeşlik adına söylesek türküleri
Menekşe kokan yarınlar hazırlasak çocuklarımıza
Özgürlüğü güvercinlerin kanatlarına eş yapsak
Onlar kadar hür onlar kadar masum olsak
Savaşlar olmasa bir hiç uğruna
Füzeler yerine gül bahçeleriyle donatsak her yanı...
Bombaların tarumar ettiği gönül olmasa
Karanfilleri tutsa silah tutan ellerimiz
Ayrımcılık yapılmasa sen ben olmasa
Biz demenin huzurunu içimizde hissederek
Srıt sırta versek gökdelenler yerine
barış gülleri diksek rengarenk
Gecelerimiz suçun işlendiğ saatler olmaktan çıkıp
Ruhlarımızın dinlendiği saatler olsa
Kışın karda kardelenler toplasak
Baharda bülbüllerle şenlensek
Sınırlar ve tel örgülerle kısıtlanan dünyamıza
Barışın mührünü vursak pervasızca...
Turnalarımız hep güzel haberler getirse
Buram buram vuslat çiçekleri arasında
Birbirini sevdiğini söylese tüm aşıklar
Kan ve barut iki büyük düşmanımız olsa
Ve toprağa umut ekip huzur biçsek
Kalıcı değiliz ya dünyada konar göçeriz
Sevginin kol gezdiği yerde zulmün olmayacağını biliriz
Yaşanması gereken dünya pek uzakta değil
Çok yakında taşa şekil veren usta gönüllerde....