5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1439
Okunma
Bir kuşluk vakti mahmurluğunda sözlerim Gülfem
Geceden kalan bütün hazin kelimelerle örülü
Yer ve gök arasında ıssızlığını dokurken acelem
Çehremde izi suretinin süzgün çizgilerle örtülü
Bir kuşluk vakti telaşında özlerim Gülfem
Dün sağanak boşanırdı tepelerden saçlarına Gülfem
Ihlamur kokan ıslak çimenlerin ardındaydı telleri
Hayat ve ölüm arasında kimsesizliği sararken hecem
Kaç mevsim ötesinden mısralara düşen yangın dilleri
Bir kuşkanadında damlaları gözlerim Gülfem
Olmaz vakti ermeyince tarlanın hasadı Gülfem
Başakları sabırla olgunlaşsın diye bekler rençper
Geç ve erken arasında ziyan bereketleri
Rüzgârında fayda umar, toprağın neminde karar
Harman vakti der sinemde közlerim Gülfem
Tepeler her daim akşamüstleri sislidir Gülfem
Bu yüzden gecenin hayrı sabahın şerrine tercihtir
Bu yüzden bütün ufuklar dar, tepeler bulutlanır
Bir çiy tanesi düşüversin dudaklarından
Çöz bulutlarını dökülsün yağmurum Gülfem
Sana yeni kelimelerden tertemiz mısralar Gülfem
İsyanlarımı kazıdığım güldeste dermek isterdim
Suların arsızca doldurduğu gibi çatlağını toprağın
Gelişin ve gidişin arasında en kahırlısı hasretin
Paylaştığımız aşksa çözülsün dilim Gülfem
Günün en sakin vaktinde çiçek ve kuş Gülfem
Hem birbirine benzer hem de ayrıdır cinsleri
Ellerin avuçlarımda bilirim çehrem nasipsiz
Sabahın aydınlığını gözlerinle yaşarken günahsız
Neden çığlık çığlığa büyür feryadım Gülfem
Sinan YILMAZ