48
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
3698
Okunma

BİR ANA BİR OĞUL
“Suya ateş düşse de tükenmez ümit” dedim.
Uyakla sarmaladım zehir saçan heceyi
Kâbuslara hapsettim yaşadığım geceyi
Yıllarca zorlanmıştım çözdüm bu bilmeceyi
“ Uğraşmak zorundasın çile sana çit” dedim.
“Gün yorgunu yokuşlar vermedi geçit” dedim.
Terkisinde hayatın çekilmez oldu zaman
Göğü sararken isyan dinlemedi hiç aman
Kanı uçtu güllerin dertler oldu kocaman
“Ne olursun merhamet! Derdi benden it!” dedim.
“Islanan ezgilerin saplanan cirit” dedim.
Kırık seste kayboldu geçmişten düşen emek
Tufan kuşandı zaman infilâk etti ekmek
Eteğimden yapışıp yaşar mı hiç genç erkek?
“Mekânın gurbet olsun buralardan yit!” dedim.
“ Demir pençe ıstırap ruhumda gelgit” dedim.
Bir akrebin zehriyle yerle bir oldu evim
Merhamete muhtacım sanır mı ki bir devim
Mademki anneymişim beslemekmiş görevim
“Ben seninle bittiysem sen de artık bit! “ dedim.
“Çınlayan feryadımı ne olur işit!” dedim.
Ben toprağım anayım derdi dinmez doğayım
Her gece dua ettim “Mehtabınla doğ ay’ım”
Bir hançerdi son sözü “Ben mi dedim doğayım?”
“Zehrini yudumlayıp kahrolsam da git!” dedim.
Afet Kırat
ÇÖZÜMLEMESİ
Ses tabakası: Her şeyden önce uyak örgüsü bakımından hem dikkat çekici hem de yazması çok zor bir şiirdir. “it” uyağı ve “dedim” redifi hem dize başlarında hem dize sonlarında on defa kullanılmış. Buna rağmen anlamdan ve duygudan sapma yaşanmamış. Şiirin uyak örgüsü “abbba, accca, addda diye devam etmektedir. Son dizedeki doğ ay’ım ve doğayım cinsalı uyak, kalanı tam ve zengin uyaktır. Hecenin 7+7 durağıyla yazılmıştır. Dize başlarında ve sonlarında şiir kişisinin konuşma cümleleri vardır. Bu da şiirin dış ahengine canlılık katmıştır. Bu haliyle yeni ve modern bir yapıya sahiptir. Yine “Eteğimden yapışıp yaşar mı hiç genç erkek?” ve “Bir hançerdi son sözü “Ben mi dedim doğayım?” dizelerinde cevap beklenmeyen vurgulu sorular olduğu için istifham sanatı vardır. İç ahenkten de faydalanmak için asonans ve aliterasyonlar kullanılmıştır. Örneğin “Uyakla sarmaladım, zehir saçan heceyi” dizesinde “a” asonansı, “Ben seninle bittiysem, sen de artık bit! dedim.” dizesinde “e,i” asonansları kendini hissettiriyor. Yine “Islanan ezgilerin, saplanan cirit” dedim.” dizesinde “n”, “Mademki anneymişim, beslemekmiş görevim” dizesinde “m” aliterasyonları da iç ahenkte etkilidir.
Anlam tabakası: Şiir kişisi ana, yetişkin oğluyla konuşuyor. Ana, hayatın gerçeklerine uyumu reddeden oğlundan bir şeyleri değiştirmesi için enerjisini devreye sokmasını, çabalamasını istiyor. Sınırlar ve sınırlamalar hayatın yasasıdır; çaba bunun panzehiridir. İşsizlik olabilecek en zor durumlardan biridir. İşsiz insan olmadık şeylerden olmadık anlamlar çıkartır. Evde huzursuzluğun kaynağıdır. İşsizliğin keyifli yanları da vardır ama bunun için ailenin ekonomik durumunun nispeten iyi olması gerekir. Şiir kişisi ise ekmek parası sıkıntısı çekmektedir. Her ne olursa olsun ana yüreği merhametlidir. Merhamet, acıma ve iyi niyet arasındaki erdemdir. Çektiği sıkıntılardan kurtulmak için oğlunun da bir şeyler yapması gerektiğini söylüyor. Gerekirse başka şehirlerde iş bulup çalışmasını kendi yuvasını kurmasını telkin ediyor. Telkin ve tavsiyelerine kulak asılmayıp yakınma yönlü savunması karşısında ise genç oğluna git diyor. Bir anlamda evden kovulmak kovan için de kovulan için de çaresizliğin sonucu kahredici bir durumdur.
Obje tabakası: Şiirin temel objeleri konuşan ana, son birime kadar susan oğlu ve konuşmanın geçtiği ortam olan evdir. Yine cümle başı olarak büyük harfle yazılan “Mehtap” kız ismi de olduğu için ve yine “Ben seninle bittiysem sen de artık bit! “ dedim” dizesinde de bitmek fiili hem yeşermek hem de yok olmak anlamlarını çağrıştırdığı için ihamlıdır.
Karakter tabakası: Öncelikle duygularını, düşüncelerini, hayallerini anlatmak için iki üç tane uyaklı sözcük bulamadığı için serbest şiir yazanlara bir anlamda göndermedir. Kırat hecenin şairidir. Ölçülü, duraklı, tam ve zengin uyaklarla her şiirinde ahenge verdiği önemi gözler önüne sermektedir. Şiirlerinin içeriği de zengindir: Gerek bu şiirde olduğu gibi “zehir saçan hece”,” tufan kuşandı zaman” gibi yeni i mgeler, “Bir akrebin zehriyle yerle bir oldu evim” dizesindeki akrebin si mge oluşuyla şiirlerinin içeriği de zengin ve edebi sanatlarla süslenmiştir. Kırat şiir biçimi olarak modernlikten ve farklılıktan yanadır. Şiirlerinde her ne kadar ben öznesini kullansa da empati ve özdeşim yönü kuvvetlidir. Şiire konu bulurken beslendiği kaynaklar haberler ve sabah programlarıdır.
Alın yazısı (kader) tabakası: Özellikle annelerin çocuklarını büyütme, bakımlarını üstlenme, yaşları kaç olursa olsun onlara şefkat ve merhamet gösterme görev ve sorumlulukları vardır. Bunlar analığın kaderidir. Rızkın temini de bir anlayışa göre nasip ve kader olarak algılanır. Rızka erişmek için çaba göstermek gerekir. Ana da olsa insanların tahammüllerinin bir sınırı olduğu da unutulmamalıdır. Evladın ağzından söylenen “Ben mi dedim doğayım?” sözü ise bir anlamda kahırlanma sonucu kadere isyandır.
Seddar İnce
5.0
100% (5)