5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1279
Okunma

bizim sözlerimiz bakışırdı senle,
gözlerimiz susuşurdu.
Sen fısıldardın geceye,
çığlığın gelirdi sabaha!
Uyuyamazdın kimi geceler,
Ay ışığına yaslanır,şiir okurdum sana
Ve sen düşlerime dokunurdun,
Sokulurdun kuytularıma;
Dışarda ayaz ve hatta bembeyaz karlar yağardı,
Ağlardık...
Bizim ellerimiz küsüşürdü bazen,
Dudaklarımız barışırdı.
Sen yağmura yürürdün bir akşamüstü,
Ben ıslanırdım...
Şemsiyesiz sonbaharlar beklerdi hep kapımızda,
Mum ışığına saklanır,şarkı söylerdim sana
Ve sen gülüşlerime dokunurdun,
Vurulurdum her ince ayrıntına;
Takvimler yaprak yaprak ve hatta çabucak kopardı,
Ağlardık...
Bizim tenimiz uyuşurdu çırılçıplak yalnızlıklarda,
Kokumuz tutuşurdu.
Sen bir ter damlası kadar sıcak yaslanırdın göğsüme,
Bir ürperti teğet geçerdi gönlüme!
Gözyaşları eşlik ederdi her yolculuğumuzda,
Kalan ve giden kim olursa olsun;
Ağlardık...
Ve biz ağlardık
Her hüzünlü şarkıda,her hikayede her romanda.
Ağlardık ne zaman ayrılığın sesi duyulsa;
Ki duyulacak en acı ses pişmanlığın sesidir derdik,
Pişman olmazdık ağladığımıza!
Çünkü biz birlikte ıslardık yanaklarımızı
Ve ne kadar kurusa da göz pınarlarımız,
Ne kadar ağlasak da,bilirdik
Hiç bitmezdi aşkımız...