Biz "Sevmek" e mi aşıktık yoksa sevilenemi. Adına sevmek demek için mi seviyorduk.Yoksa hayallerimiz virandıda, Hayal kurabilmeyi mi özlüyorduk. ben seni tanımadan önce sevmek yoktu lugatlarımda. Hayal vardıda, karşılığı aydınlık değildi. Biz sevmenin adını biliyordukta, kendisini tanımadığımız için ve aradğımız için mi, her gördüğümüzü Sevmek sanıyorduk. Yoksa Sevmek gerçekten ordaydıda bizim gözlerimizin perdesi mi o bölmeye kapalıydı. Belkide Sevmek in kendisiydi sevilen. Her Sevmek çıktığında dilimden, uzaklıklar büyüdü içimde, mesafeler yeşerdi. Kırk yılda bir tren geçen istasyonun birindeydimde, son kırk yılın ilk trenini mi kaçırmak üzereydim. Konuşmak istemiyordum sustuklarımı. Tren hareket ediyordu bütün koltukları dolu vagonlar ile birlikte. Bir tek bana yer yoktu kırk yılda bir geçen son kırk yılın ilk treninde. Tren hareket ediyordu rayları çınlaya çınlaya ve bir yorgun çalmaya üşenen düdüğüyle.