6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2565
Okunma

Meçhul bir yolcuyken hayat yolunda
Seninle buluştum bir gecenin ufkunda
Canından can verdin nefesinden nefes
Besledin, büyüttün beni sıcacık koynunda
Seninle can buldum, seninle ben oldum anne.
Gözlerimi açtığımda karşımda ilk sen vardın
Nasıl sıcak, nasıl müşfikti ana kucağın
Başımı ilk sen okşadın, gözlerinde sevgin
Sebepli sebepsiz ağladıkça, can can derdin
Sütünün hakkı ödenemez, sen helal et anne.
Ağlardın hüzünlensem gülerdin gülümsesem
Bir gün bir yerler takılıp da birazcık geciksem
Nasılda beklerdin beni bütün gece uykusuz
Yüreğinde evlat sevgisi hep coşkulu, sonsuz
Senin gibi yolumu gözleyen ki yok anne
Çocuktuk biraz haşarı biraz yaramaz
Çocukluk işte ne dur dan ne sustan anlamaz
Anne bu yine de üzmeye, kırmaya kıyamaz
Bebeğine işkence edenler bile var anne
Ailem, çocuğum, arkadaşım olsa da
Ne kadar çok sayıda dostum olsa da
Sen olmayınca ben yine yalnızım anne
Hiç kimse senin kadar dost olamıyor ki anne.
Yorgun düşerdin bizim için çalışıp didinmekten
Nasırlı ellerin, çatlak çatlak parmakların
Yüreğimin her köşesinde capcanlı hatıraların
Unutulmaz ki bize onca fedakârlıkların
Senin kadar fedakâr olan yok ki anne.
Göresin ki dünyada nasıl analar var
Evladını yüzüstü bırakıp elaleme gidenler
Doğurduğu bebeği acımadan sokağa atanlar
Cennet annelerin ayağının altında amma
Cehennemin dibini hak edenler de var
Cenneti senin kadar hak eden yok ki anne.
Her sabah şafakta üşenmeden kalkardın
Soğuk sularda abdest alır secdeye varırdın
Önce halka sonra bize ver Allah’ım
Diye dua eder, gözyaşlarınla yakarırdın
Senin kadar güzel dua eden yok ki anne.
Kim bilir her gece kaç kere örterdin üstümü
Haberim bile olmazdı o kadar sessizdin
Esirgemezdin kimseden doğru sözünü
İp gibi düzlerdin eğrisini büğrüsünü
Daha bebekken alırdık bir bir öğüdünü
Şimdilerde öğüt veren de alan da yok ki anne.
Sarardın kollarını her gün boynuma
Öyle sıcak öyle candan öyle müşfik
Hayrandım hep şefkatine, merhametine
Ayrılık girse de araya ayrılır mı hiç etle kemik
Gözden uzak olsan da gönülden uzak değilsin anne.
Ben gurbetteyken güne gün eklerdin
Gözlerin yollarda hep sabırla beklerdin
Son kuruşunu bile uğruma sererdin
Senden başka karşılıksız veren yok ki anne.
Ne zaman bu can senden ayrı kalsa
Yüreğim burkulur sarılışını özlerim
Sen olmayınca güneş bir daha
Öyle sıcak doğmuyor ki anne
Sen gidince nedense hep üşüyorum
Yüreğim hiç ısınmıyor ki anne.
Kime bir umutla sarılsam sen diye
Yapraksız, çiçeksiz kuru dal gibi kaldı
Sende ana kokusu ana ruhu vardı
Sen gidince bize yalnız hasretin kaldı
Senden daha güzel güleni yok anne.
Kime yasladımsa sırtımı boşa geldi
Bulunur mu hiç seninki gibi dost eli
Akar gözyaşlarım karışır gönül seli
Senden başka gözyaşı dökenim yok anne.
Kıymetini ancak evladım olunca anladım
Bir nefes kadar yakınken zamanı ziyanladım
Pişmanım her gün, her gece sensizliğe yandım
Senin kadar kimse yanmıyor ki anne.
Gör ki nasıl betbahtım, nasıl perişan
Senden gayri derdimi anlayan yok anne
Hep sen vardın yanımda, öksüz kalınca
Annesiz nasıl yaşar bilemiyor insan
Kimse senin yerini dolduramıyor anne
Sensiz yaşamanın tadı olmuyor anne.
Ruhunun evi şimdi çiçekten bir bahçe
Sığdıramıyorum seni ne yere ne göğe
Herkesin annesi kendisine anne
Senin gibi olamaz annede olsa hiç kimse
Keşke bütün anneler senin gibi olsa anne.
Doyamadım içten, sıcacık öpücüklerine
Mahrum kaldım gül kokulu nefesinden
Sensizliğin acısını anlamıyor hiç kimse
Sevdiklerim bir bir kayıp gidiyor elimden
Gücüm yok durduramıyorum ki anne.
Kökü yüreğimde dalları beynimde
Azgın birer ayrıkotu sensiz dertlerim
Hasret benim, hüzün benim kimin derdine
Kapkaranlık, dipsiz bir kuyuda gövdem
Sonsuz ufuklarda seni arar gözlerim anne.
Dünyamda seni sığdıracak yer bulamadım anne
Sana yakışacak başka ad bulamadım anne
Mekânın cennet, ruhun şad olsun anne
Hakkını ben ödeyemedim, ödeyemem
Kusurlarımı hoş gör, hakkını helal et annem.
*Bütün eli öpülesi annelere